TÜRKİYE SÜPER GÜÇ OLMA YOLUNDA

Tüm dünyanın başını ağrıtan Corona virüsü süper güç konumundaki ülkeleri bile çöküşün ve krizin eşiğine getirmiş durumda.

Bu süreçte muasır medeniyetler diye tabir edilen ülkelerin ekonomisinde bir düşüş gözlenmekte.

 Çoğu finans değerlendirme şirketleri ve uzman, bu durumu dünya için bir kıyamet senaryosu olarak görmekte.

Nitekim Avrupa ülkeleri ekonomik faaliyetler açısından negatif bir ivme kazanmış durumda.

İspanya’da, İtalya’da, Almanya’da, İngiltere’de sağlık sektörü çökmüş durumda.

Amerika ise başlıca bir olay çünkü virüsün hem ölüm hem de hasta sayısı bakımından yeni merkezi haline geldi.

Çin’in virüsü yendiği kamuoyuna lanse ediliyor fakat Çin için halihazırda farklı senaryolar mevcut.

 Mesela en dehşet verici senaryolardan biri virüsün Çin laboratuvarlarında üretilerek kasıtlı bir biyolojik savaş çıkardığı öngörüsü stratejistlerin gündeminde.

Ama nasıl bir senaryo olursa olsun bizler Çin’in ekonomisinin de küçüldüğünü görmekteyiz.

Türkiye’yi ele alacağımız zaman işlerin rengi değişiyor. Çünkü Türkiye önceden sağlık sektörüne yapmış olduğu yatırımların meyvesini böyle bir kriz ortamında fazlasıyla almaktadır.

Batı dediğimiz ülkeler silsilesinde bırakın hastane hizmetini, sıradan maske dahi bulunmazken Türkiye kendi vatandaşına ücretsiz maske dağıtıyor ayrıca yardıma muhtaç ülkelere dostluk elini uzatarak beynelmilel camiada gönül fethediyor.

Dünya da sadece Türkiye’de Corona virüs testi ve tedavisi ücretsiz bu durumda bize her şeyi özetlemekte.

Geçen yazımda da dediğim gibi devletimiz oluşturmuş olduğu bilim kurulunun meşveret ve şura yoluyla aldığı kararları, vatandaşı ve devlet görevlileriyle birlikte koordineli bir şekilde uygulayarak bu krizi pozitif bir tabloya çevirdi.

Türkiye tüm dünyada olduğu gibi halkı ile el ele vererek “Biz bize yeteriz” kampanyasıyla birlikteliğini gösterdi.

Bazı çatlak seslere rağmen bu birliktelik batı medyasında gıpta edilecek noktaya geldi.

Bu kriz zamanında ekonomik anlamda sıkıntı çeken ailelere parasal desteğin yanında Sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte yürütülen vefa sosyal destek projesini de faaliyete geçirdi.

Böyle evrensel bir krizde ülkeler kendi sağlık neferine dahi maske bulamazken Türkiye Başak şehir Şehir hastanesini açarak çığır açıyor.

Ayrıca 14 gün gibi kısa bir süre de yerli ve milli solunum cihazını da üreterek bir kez daha kadim bir devlet olduğunu gösterdi. Aylık 5000 solunum cihazı üretebilecek konumda olan Türkiye bu serüvende: “bizi bir odaya kapatın solunum cihazını yapana kadar da çıkarmayın.” diyen yiğit mühendislerine borçlu.

Ayrıca sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere tüm görevli Türkiye cumhuriyeti neferlerine canı gönülden teşekkür ettiğimizi ve bu ülkenin onlarla gurur duyduğunu bir kez daha dile getirmek istiyorum.

 Dünya Corona virüsü ile bir milat yaşıyor.

 Karanlık zihinli, tenha yürekli Batı batıyor.

Kan ve gözyaşının üzerine kurulmuş tek dişi kalmış canavar çöküyor.

Lakin emsalsiz bir mücadele sergileyerek adeta destan yazan Türkiye köklerinden aldığı güçle yeniden Devlet-i Aliyi inşa ediyor.

YUSUF SEZER